DUYGUSAL YOKSUNLUK

Kişisel yoksunluğun kökeninde kişinin sahip olduklarının farkına varamaması yatar. İhtiyaçlarının etrafındakiler tarafından yerine getirilmeyeceğini düşünen kişiler ; sıcaklık , sürekli ilgi , dinlenilmek , destek , her konuda yardım gibi olgular ile beslenirler . Bu ihtiyaçlar genelde duygusaldır. Bu kişiler sevdiklerinden veya karşı cinsten ilgi göremeyince ve dinlenilmeyince hemen bir kaos içerisine girerler.Hayatlarının en büyük felaketlerini yaşadıklarını düşünürler .Yalnızlığa , üzüntüye bürünürler. Uzun süre boyunca aile de tek çocuk olarak büyümüş bir çocuğun sonradan kardeşinin olduğunda artık annesinden babasından sevgi ve ilgi göremeyeceğine inanır.‘Bu durum yetişkinlik dönemlerinde de görülür’ Etrafındaki kişiler başka bir yere ilgi göstermeye başlayınca ,buhranlı günler bu kişiler için baş gösterir.

Duygusal Yoksunluk 3 farklı şekilde görülebilmektedir.

• İlgi Yoksunluğu,

• Korunma Yoksunluğu,

• Empati Yoksunluğu

Duygusal Yoksunluk Şeması Etkenleri

Çocuk yaşta ebeveynlerinden şefkat ilgi ve sevgi görmeyen kişilerde görülebilir. Ebeveynlerin çocuklarına zaman ayırmamasından kaynaklanır Çocuk yaşta kendisine yeterli düzeyde değer ve önem verilmediğini düşünen bireylerde görülebilir. Etrafında çok fazla başkalarına ilgi ve şefkat gösterildiğinde bu şema kendisini daha çok hissettirir. Anne çocuğu ile iyi bir iletişim kuramamış ve ihtiyaçlarını doğru bir şekilde karşılayamıyor , sıkıntılı anlarında çocuğunu avutmuyor ise birey yetişkinlik döneminde başkaları tarafından avutulmamayı öğrenmemiş olur .

Partner & Eş Seçimi

Partner ve eş seçimi etkileri de bu şemanın kökenini oluşturmaktadır. Bu tür olumsuz etkileri yaşayan bireyler yetişkinlik dönemlerindeki kurdukları ilişkilerde soğuk; ilgisiz ; mesafeli ; destek vermeyen eş olurlar. Geçmiş yaşantılarından kaynaklı olan bu durum bireyler sevgi , ilgi ,güven , destek avutma gibi öğrenmedikleri kavramları ilişkilerine yansıtma ihtimalleri çok yüksektir. Ne hissetiğini eşi ile paylaşamaz ve paylaşamadığı ihtiyaçlarını anlaşılmasını beklerler. Anlaşılmadığı zaman da büyük bir hayal kırıklığına uğrarlar. Hayal kırıklığına uğrayan eşler kendilerini sürekli olarak üzgün ,yalnız, mutsuz hissederek kendi içlerine kapanırlar. Eşi tarafından korunduğunu , yön verildiğini görünce darılabilir, üzülebilir, ve bunu kabul etmez çünkü bu kavramları öğrenmemiştir. İlgi görmediğini düşünerek partneri & eşi ile sürekli olarak tartışmalara girer. Kızgınlık, öfke duygularını yoğun yaşayarak eşinden gittikçe uzaklaşmak eylemi içine girer